YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç

 2030’a Doğru Yükseköğretim Politikalarını Açıkladı

 

Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, Yeni Yükseköğretim Kurulu (YÖK) olarak hayata geçirdikleri ve sonuçlarını elde etmeye başladıkları projeler ile 2030’lu yıllara doğru toplumun ihtiyaç ve gerçeklerine hâkim, dinamik ve yetenekli nesiller yetiştirmek için 207 üniversite ile birlikte çalıştıklarını açıkladı.

 
2021 Ekim ayında Barselona’da, UNESCO 3. Dünya Yükseköğretim Kurultayı’nın toplanacağının ve yükseköğretimde politika üreten Avrupa Üniversiteler Birliği, Uluslararası Üniversiteler Birliği, Küresel Yenilikçilikte Üniversiteler Ağı gibi kuruluşlarca yükseköğretimde gelecek on yıl için çeşitli çalışma raporlarının üretildiğinin bilgisini veren Saraç, söz konusu kuruluşların pandemi sonrası yükseköğretim üzerinde tartıştığını belirtti. 


2030’lu yıllarda 1,7 milyon yeni iş kolunun ortaya çıkacağının öngörüldüğü dinamik süreçte, sayısal verilerden hareketle, bilişim teknolojileri yetenekleri gerektiren yepyeni iş kollarının, meslek gruplarının ortaya çıkacağını söyleyen Saraç, YÖK olarak geleceğin meslekleri addedilen alanlarda, sektörle işbirliği içerisinde yaptıkları çalışmalarla, üniversitelerde yeni mesleki alanlar ve programlar açacaklarını müjdeledi. Özellikle doktora çalışmalarına öncelik verdiklerini ve doktora programlarında robotik, siber güvenlik, nörobilim, yapay zekâ ve makine öğrenmesi, ağ teknolojileri [5G nesnelerin interneti], akıllı ve yenilikçi malzemeler gibi alanlarda araştırma ve yeniliğe dayalı çalışmalar üreterek akıllı uzmanlaşmaya dayanan stratejik bir hedef belirlediklerini sözlerine ekledi. 


Saraç, mekânsal süreklilik şartı olmayan, ilişki ağı ile belirlenen, uluslararası işbirliklerine doğrudan açık, ekonomik ve bölgesel kalkınmanın itici gücü olarak yerel dinamiklerin ön plana çıktığı bir sistem olan “yeni bölgesel kalkınma” anlayışıyla, YÖK olarak 2016 yılında, dünyadan başarılı örnekleri de değerlendirerek beş üniversitede başlattıkları “Yükseköğretimde İhtisaslaşma ve Misyon Farklılaşması Projesi”nin sayısı 15’e varan üniversitede devam ettiğini açıkladı. 


Türkiye’nin 8 milyonu aşan öğrenci sayısı ile Avrupa’da yükseköğretime erişimde ilk sırada yer aldığını belirten Saraç; “Araştırma Üniversitesi” kavramı üzerinde de durdu ve Türk yükseköğretimine Yeni YÖK ile girmiş olan bu kavram çerçevesinde değerlendirilen 11 üniversiteye ayrıcalıklı destekler sunulduğunu ilave etti.


YÖK’ün pandemiden bir yıl önce, 2019’da Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm adıyla oluşturduğu projeyle,  pandemi süresince, üniversitelerimizde büyük bir sorun yaşanmadan çevrimiçi eğitimin sürdüğünü anlatan Saraç, üniversitelerin dijital çağa ayak uydurması ve bilgiye ulaşımda açık erişim ve açık bilim uygulamalarının hayata geçirilmesi amacıyla açık erişim altyapıları ile uyumun sağlanmasının hedeflendiğini, bu bağlamda da  2021 yılı itibarıyla 158 üniversitede açık akademik arşivlerin kuruluşunun gerçekleştiğini açıkladı.


Cumhurbaşkanımızın bizzat himayelerinde olan “YÖK Anadolu Projesi” hakkında da bilgiler veren Saraç, yükseköğretim politikalarını yerel ve küresel dengelere uygun olarak oluşturduklarını, önceliklerinin ise sorumluluk sahibi, yetenekli, topluma hizmet üretebilen ama aynı zamanda insan olmanın tüm değerlerine saygı duyan bireyler yetiştirmek olduğunu belirtti.